Bolivya'nın ilk tarihi hakkındaki bilgiler, Tiahuanaaco bölgesinde Titicaca Gölünün kuzey tarafındaki kalıntılar incelenmek suretiyle elde edilmeye başlanmıştır. Burada, yapılan kazılar sonucu M.S. 100 ile 600 yılları arasına ait olduğu tahmin edilen ileri bir medeniyetin birçok kalıntıları bulunmuştur. Bugünkü Bolivya'da yaşayanların çoğunluğunu teşkil eden Aymarslar muhtemelen bu medeniyeti kuranların torunlarıdır. On beşinci asır ortalarına doğru şimdiki Peru tarafından gelen İnkalar, Aymarsların bir kısmını yenerek Bolivya'nın Altiplano bölgesini ele geçirdiler. Ancak Aymarslar yakın dağlara yerleştiler ve İnkalar ile anlaşarak orada yaşamaya başladılar. Dağı kendi etkileri altına aldılar. 1531'de Francisco Pizarro komutasında buraya gelen İspanyollar, İnkalarla yaptıkları savaşlar sonucu 1528'de Bolivya'nın tamamını ele geçirdiler.
İspanyollar 16. asırda dillere destan olan zengin gümüş yataklarında yerlileri ve Afrika'dan getirilen zencileri köle olarak çalıştırdılar. 1650 yılında koloninin merkezi olan Potosi şehri 150.000 nüfusu ile Latin Amerika'nın en büyük şehriydi. İspanyolların yerli halka yaptıkları idari baskılar üzerine 17 ve 18. asırda bir dizi siyasi ihtilal vukua gelmiştir. 1780 yılında bir grup yerli, La Paz liderliğinde isyan ettiler ve gerilla savaşları yaptılarsa da yenilerek bir çoğu yok edildi. İlk bağımsızlık hareketi, 1809 yılında başlatıldı ve bağımsızlık ilan edildi. Ancak İspanyolların bağımsızlığı kabul etmemesi üzerine başlayan uzun savaşlar sonucunda, 1825 tarihinde İspanyollar Bolivya'nın bağımsızlığını kabul etmek zorunda kaldılar. Bolivyalılar bir cumhuriyet idaresi kurdular ve Chaguisaca şehrini Sucre ismi ile başşehir yaptılar.
1883 yılına kadar süren savaşta Bolivya ve Peru, Şili'ye yenildi ve Bolivya Büyük Okyanus kıyılarını Şili'ye bırakmak zorunda kaldı. Yaptığı savaşları kaybedince, 1903'te Acre bölgesini Brezilya'ya, Chaconun bir bölümünü 1932'de Paraguay'a bıraktı. Ülke çeşitli iç karışıklıklar içinde uzun müddet çalkalandı. Bir ara madenler 1952'de devletleştirildi ise de 1966'da tekrar özel sektöre devredildi. 1974'te yapılan fiyat ayarlamaları ülkede büyük karışıklıklar çıkmasına sebeb oldu. Yüzlerce yerli öldürüldü. 1976'da ordu idareye el koyarak yönetimi ele aldı. Nihayet çeşitli karışıklıklardan sonra ordunun 1982 yılı Temmuzunda, General Guido Vildoso'yu Cumhurbaşkanlığına getirmesi ile durum sakinleşti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder