30 Haziran 2011 Perşembe

GÜNEY AFRİKA CUMHÛRİYETİ-FİZİKİ YAPI VE İKLİM

Fizikî yapı olarak Güney Afrika Cumhûriyeti, sâde bir görünüşe sâhiptir. Ortalama yüksekliği 1200 m’yi bulan geniş yayla, fizikî görünüşün ana hatlarını çizer. Ülkenin üzerinde bulunduğu 1.123.226 km2lik toprak parçasında göze çarpan tek dağ silsilesi, güneyde Ümit Burnu bölgesinde yer almaktadır. Denizlerdeki kıyı şeridi oldukça dar bir yapıya sâhiptir. Kıyı şeridi dik yamaçlarla dağ ve yayla bölgesine bağlanır. Bu dik yamaçlı fizikî yapıya bol miktarda teras ve kayalıklar iştirak ederler. Güneydeki Cape Town bölgesinin kuzeyindeki dağlar, kuzey-güney doğrultusunda uzanır. Bu bölgedeki yükseltilerin eski çağlarda yer tabakalarının kırılmaları netîcesinde ortaya çıktığı tahmin edilmektedir. Dağların en önemlileri Nuweveld Dağları, Sneeub Dağları ve Draken Dağlarıdır. Draken Dağları en fazla yüksekliğe sâhib olan dağlar olup, en yüksek noktası Sources Dağıdır (3299 m). İç bölgelerde arâzi yumuşak bir eğime sâhiptir. Orta bölgelerde yer alan geniş yaylalar, çoğu bölgelerde akarsuların meydana getirdiği derin vâdilerle bölünür. Bâzı küçük dağ sıraları küçük ve büyük Karau ovalarını çevreler. 1200 m yükseklikteki yayla, çok büyük bir tabak şeklindedir. Kuzeybatıda Kalahari Çölünün güney ucu ile batı bölgelerinde Namib Çölünün bir kısmı yer alır.
Akarsular bakımından oldukça zengindir. Denize yakın dağların dış yamaçlarından doğan akarsular, kısa bir yatağa sahiptirler. Fakat bu ırmaklar su bakımından daha zengin, hızlı ve düzensiz bir akışa sâhiptir. Ülkedeki akarsulardan en önemlisi olan Orange, ülkenin belli başlı ırmaklarından Karai, Caledon ve Vaal’i de alarak Atlas Okyanusuna dökülür. Hint Okyanusuna dökülen en önemli akarsu, Limpoopo Nehridir. Bunlardan başka Krokodilrivier, Komati, Pongola, Umfolazı, Tugela, Umzimkulu, Umzimvulu, Ker, Groot Visrivier, Sondağ, Grootrivior ve Gourits nehirleri Hint Okyanusuna dökülen önemli akarsulardır. Ülkenin en büyük akarsuyu Atlas Okyanusuna dökülmektedir. Akarsuları ulaşıma elverişli bir yapıya sâhip değildir. Kıyılarda körfez ve burun miktarı çok az olup, bu sebepten tabiî liman olabilecek yerleri hemen hemen yok denecek kadar azdır.
Tabiî gölleri oldukça azdır. Bunlar arasında önemli bir büyüklüğe sâhib olanı ise yoktur.
İklim
Umûmiyetle tropik ve subtropik (ılıman) bir iklim ülkeye hâkimdir. Afrika’nın diğer bölgelerine nazaran iklim daha yumuşaktır. Bu sebepten dolayı Avrupalılar buraya yerleşmişler ve bu bölgeye uzun zaman hâkim olmuşlardır. İklimin mûtedil olmasındaki en büyük tesir bulunduğu yer ve etrâfındaki denizlerdir. Güney Afrika’da hiçbir yer denizden 800 km uzak değildir. Ortalama sıcaklık kuzey ve güneyde dikkati çekecek kadar düzgündür. Batı kıyısı, Benguela soğuk su akıntısının, Doğu kıyısı ise Mozambik sıcak su akıntısının etkisindedir. Batı kıyılarındaki Port Nolloth’da senelik sıcaklık ortalaması 13°C civârındayken, doğudaki Durban’da bu ortalama 20°C’dir. Ümit Burnunda Akdeniz iklimi özellikleri görülür. Bu bölgede yazlar sıcak ve kurak, kışlar ise ılık ve yağışlı geçmektedir. Kış mevsimi ancak 150 gün kadar sürer. Yaz mevsimi altı ay gibi uzun bir süre devâm eder. Yağışlar umûmiyetle yaz mevsimlerinde görülür.
Bölgelere göre senelik yağış ortalaması büyük farklılık gösterir. Doğu bölgelerinde 1143-1270 mm olan yağış ortalaması, batı bölgelerinde 127 milimetreye düşer. Buharlaşmanın yüksek seviyede olması, ülkede her zaman kuraklık tehlikesinin bulunmasına sebeb teşkil eder. İç kesimlerde yağışlar umûmiyetle fırtınalı ve dolu şeklinde meydana gelir.Kış mevsimlerinde Antarktika’dan gelen soğuk hava akımları, ülke üzerinde bâzan geçici de olsa soğuk ve yağışlı mevsimler hâsıl eder.
Tabiî Kaynaklar
Güney Afrika’da bitki örtüsü; ormanlar, savanlar, otlaklar, yarıçöller, çöller ve makiler olmak üzere beş bölümde toplanır. Genel olarak tropik ve subtropik olmak üzere iki tip orman mevcuttur. Ormanlar, yağışların en fazla olduğu doğudaki dağ yamaçlarında yer alır. Akdeniz ikliminin hâkim olduğu güney bölgelerinde Akdeniz bitki örtüsü olan makiler yer alır. İç bölgelere gidildikçe ormanlık bölgeler yerlerini savanlara bırakır. Savanlar ise yağışların az olduğu batı bölgelerinde otlaklar hâline döner. Ülkenin kuzeyinde yer alan Kalahari Çölünün güneyi ile batıdaki Namib Çölü, çöl bitkilerinin bulunduğu bölgelerdir. Batıdaki Namib Çölünde bol bulunan Cape maunu ve Cape abanozu gibi mobilyacılıkta kullanılan kıymetli ağaçlar, artık kalmamıştır.
Düzensiz avlanma, yabânî hayvanların neslinin tükenmesine sebeb olmaktadır. Bu durum karşısında ülkenin çeşitli bölgeleri Millî Park îlân edilerek, bu bölgelerde mevcut hayvan nesli korunmaya çalışılmaktadır. Yabânî hayvanlardan aslan, antilop, suaygırı, gergedan, zürâfa, leopar, Afrika filleri, zebralar, geyik, ceylan, pars, yaban kedisi, vaşak, tilki, çakal başta gelenleridir. Kokarca, su samuru, sansar, yabânî tavşan ve binlerce yılan çeşidi, ülkenin yabânî hayvanlarındandır. Güney Afrika’nın bu tabiat zenginliğini ağaçlardaki binlerce kuş ile denizlerdeki balık ve kuş türleri tamamlar. Tropik karakterli kuşlardan muhabbet kuşu, papağan, kırlangıç, incir kuşu, bahçe öteğengili, çeşitleri ile penguen, albatros, yelkovan kuşuna benzer deniz kuşları bol miktarda mevcuttur. Ülkenin güney sâhillerinde çıkan fok balıkları da bu tabiî güzelliklerin tamamlayıcı unsurlarındandır.
Tabiî kaynaklarından olan maddelerin en kıymetlileri Güney Afrika’da bol miktarda bulunmaktadır. En önemli mâdenleri altın, vanadyum, elmas, platin, uranyum, manganez, krom, demir cevheri, asbest, antimon, kömür, kalay, bakır, tungsten, mika ve nikeldir. Bunların hâricinde otuz beş değişik mâden de bulunmaktadır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder